Dünyanın farklı noktalarından arkadaşlarımıza sorduk: ne için yaşıyorsun? Her sabah güne başlarken seni hayata bağlayan ne? Bir hayalin var mı? Sence pandemi bu soruların cevaplarını etkiledi mi?
Yeryüzünden Varoluş Notları dizimiz Hindistan’dan Madhuvanthi Srinivasan’ın mesajıyla devam ediyor.
Hayattaki tüm umudum, hayallerim ve sevdiklerim. Son dört aydır virüse ve pandemiye karşı ön cephede savaşıyorum. İki hafta daha önce hiç yaşamadığım şekilde hastaydım, ardından ayağa kalktım ve işe gittim. İşte bunun için yaşıyorum. Pandeminin, belirsizliğin ortasında hayallerim ve hayattan aldığım haz azalmadı, hem de hiç.
Her sabah beni güne başlamaya iten işte bu haz ve hayaller. Bunu öylesine söylemiyorum. En büyük hayalim bir Ortadoğu seyahati ve bunu yazmak. İstanbul’u ziyaret etmek, sonra Beyrut’u, Bağdat’ı ve Şam’ı… Hayallerimi gerçekleştirmeden bir yere gitmeye niyetim yok.
Zor günlerimin, kaygı nöbetlerimin olmadığını söylersem yalan söylemiş olurum. Ama pandemi sevdiklerimi benim için daha değerli kıldı; ailemi, evimi ve diğerlerini… Burada bir itirafta bulunayım: sağlıklı olmanın da önemini gösterdi. “Küçük şeylerden mutlu olmak” var ya, pandemide bunu yaşadım. Hayata bakış açım kesinlikle ve açıkça değişti.