Written by 17:07 Makaleler

Kırgız-Tacik Savaşı: Etnik Çatışmadan Jeopolitik Çekişmeye

Oğul Tuna yazdı.

Karabağ ve Doğu Ukrayna’da yaşanan savaş ve krizler silsilesi, bir yıla yakın süredir uluslararası camianın dikkatlerini post-Sovyet coğrafyasına yoğunlaştırdı. Fakat Kasım 2020’den bu yana yaşanan en kanlı çatışmanın adresi, umulmadık ya da yalnızca zamanı kestirilmeyen bir biçimde, Orta Asya oldu.

28 Nisan ve 1 Mayıs arasında süren çatışmalarda 36 Kırgız ve 12 Tacik vatandaşı hayatını kaybetti; özellikle Kırgızların ağır sivil kayıp verdiği süreçte 5 yaşında bir çocuğun hayatını kaybetmesi de en üzücü gelişmelerden biri oldu. Kırgızistan’da ilan edilen yas, aynı zamanda 154 yaralı ve savaş bölgesi Batken bölgesinden taşınan 50 bin kadar kişi içindi. Rusya’nın itidal çağrıları, zaten Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (İngilizce: CSTO, Rusça: ODKB) ve Avrasya Ekonomik Birliği’nin (EAEU) devam etmekte olan toplantıları ile birleşince karşılık buldu. Batken’de 100’den fazla kamu binası ve köy halkının mülkü tahrip edildi; 4 Mayıs’ta Kırgız Cumhurbaşkanı’nın bölgeye özel statü vereceği ilan edildi.

Evet, su, kuraklık ve çoraklıkla boğuşan Orta Asya ülkeleri için halde ve gelecekte en önemli sorun ve öyle olmaya devam edecek. Fakat bu krizi su ile açıklamak mümkün mü?

Görünen temel sebep su idi ki çatışmalar başlar başlamaz önde gelen uzmanlar ve içinde bulunduğum sosyal medyada açık istihbarat kaynaklarını takip eden ahali “küresel su savaşlarının başlangıcını” ilan etti. Evet, su, kuraklık ve çoraklıkla boğuşan Orta Asya ülkeleri için halde ve gelecekte en önemli sorun ve öyle olmaya devam edecek. Fakat bu krizi su ile açıklamak mümkün mü?

Bir klişe olarak Sovyetlerin etnik mühendisliği

Yüzyıllardır farklı boy ve obaların yan yana yaşadığı Avrasya steplerinde 19. yüzyılın ikinci yarısında başlayan Rus işgali, Sovyetlerin ortak iradesiyle yer değiştirirken boylar üzerinde farklı tahakküm mekanizmaları kurulmuş; bölgedeki topluluklar -önceki yüzyılların gölgesi üzerine- inşa edilen sınırlarda uluslaşma sürecine sokulmuştu. Dağlık Karabağ’da örneğini yakından gördüğümüz anklav ve eksklav sorunları Orta Asya’da on yıllardır devasa boyutlarda çatışmalara yol açmakta. Bugün Türkmenistan haricinde bütün bu devletler anklavlara sahip: Kazakistan’ın Özbekistan sınırlarında iki tane eksklavı bulunmakta; Kazak topraklarında ise hiç anklav yok. Tacikistan’ın içinde anklav bulunmasa da Özbekistan içinde bir ve Kırgızistan’da iki eksklavı bulunuyor. Özbekistan sınırlarında iki Kazak, bir Kırgız ve bir Tacik eksklavı var; Kırgızistan ise üç Özbek ve iki Tacik eksklavına sahip.[1] Çorbaya döndü, değil mi? Bütün bu karmaşadan sonra Kazakistan’daki Dunganlar, Kırgızistan’daki Özbekler, Özbekistan’daki Ahıska Türkleri 1990’lardan bu yana pek çok pogromun hedefi haline gelmiş.

harita içeren bir resim

Açıklama otomatik olarak oluşturuldu
Kırgız-Tacik sınırı ve çatışmaların yaşandığı bölge (Kaynak: RFE/RL) [2]

Bağımsızlıklarından bu yana Orta Asya ülkelerinin sınırları hâlâ tam olarak belirlenmiş değil. Afganistan ve Pakistan’dan bölgeye yönelen terörizm tehlikesi 2010’lu yıllarda sınır belirleme işlemlerini hızlandırmış. Örnek olarak bugün çatışmaya konu olan Batken bölgesi (Kırgızistan) ve Voruh eksklavının yer aldığı coğrafyada sınırlar tam olarak belirlenmiş değil. Zaten 970 km orta sınırın belirlenmemiş üçte birlik kısmı burada yer alıyor. Bölgedeki etnik yapı %76.5’lik oranla Kırgızların lehine olsa da nüfusun %14.7’si Özbek ve %6.9’u Tacik.[3] Batken’de yine Temmuz 2019’da daha düşük dozda çatışma yaşanmış[4] ve son olarak 30 Mart – 1 Nisan 2021 tarihlerinde Kırgız ordusu Batken’de askeri tatbikat düzenlemişti.[5] CSTO dönem başkanı olan Tacikistan da buna mukabil, 19-23 Nisan arasında ülkede konuşlu 201. Rus Askeri Üssü personelinin katılımıyla 50 bin kişilik bir tatbikat düzenlemişti.[6]

Orta Asya’da Taht Oyunları

Uluslararası ilişkiler ve jeopolitik uzmanlarının ve amatörlerinin artık bilinen ezberleri bırakması gerekiyor. Sözgelimi, Rusya’nın bölgedeki hakimiyeti. Evet, iki asra yaklaşan süredir Rusya, Orta Asya’da askeri, politik, kültürel ve ekonomik nüfuza sahip bir güç. ABD’nin Afganistan’dan çekilmesi ve Rusların kapı dışarı edici politikaları sonucunda Batı’nın (bölgede yükselen bir Türkiye’yi saymaz isek) Orta Asya’da bir ayağı yok. Fakat Çin ve Hindistan’ın gittikçe artan ekonomik ve askeri etkisi Rusları tedirgin edici nitelikte.

Çin’in Orta Asya’daki en büyük silah ve askeri yardımına mazhar olmuş ülke olan Tacikistan; Afganistan, Pakistan ve Xinjiang Uygur Özerk Bölgesinin kesişiminde bulunmasıyla kilit öneme sahip.

Klişelerden hareket edeceksek bölgedeki konfigürasyonu kabataslak şu biçimde ifade edebiliriz: 2014’e dek ABD üssüne sahip olmuş fakat son yıllarda Rusya ile tekrar yakınlaşan ve Hindistan’la 2003-2021 arasında 7 ortak askeri tatbikat (Hançer) düzenlemiş bir Kırgızistan. Karşı tarafta Rusya’nın askeri üssüne (201.) ev sahipliği yapan, Batı medyasında “Çin İmparatorluğu’nun arka bahçesi” olarak nitelendirilen ve Çin’in ekonomik ve askeri egemenliğine çoktan teslim olmuş bir Tacikistan. Hindistan’ın sınırları dışındaki ilk ve tek askeri üsse burada sahip olduğu notunu düşmek de önemli.

Özellikle Tacikistan’ın durumu Rusya ve Batı açısından ümit kırıcı. Çin’in Orta Asya’daki en büyük silah ve askeri yardımına mazhar olmuş ülke olan Tacikistan; Afganistan, Pakistan ve Xinjiang Uygur Özerk Bölgesinin kesişiminde bulunmasıyla kilit öneme sahip. Kelimenin tam anlamıyla laik bir ülke olsa da IŞİD, el-Kaide ve Türkistan İslam Partisine en çok militan sağlayan ülke olarak Tacikistan’ı elde tutmak Pekin için önemli. Su savaşları ve etnik çatışmaların gölgesinde bölgede yaşanacak krizlerin arka planında yeni Orta Asya jeopolitiğini göz önünde tutmak artık çok daha önemli.


Oğul Tuna

1995 yılında Adana’da doğdu. 2019’da Galatasaray Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun oldu. Master eğitimini hâlen Fransa’da Lille Siyasal Çalışmalar Enstitüsü’nde (Sciences Po Lille) sürdürmektedir.

Siyasî tarih ve karşılaştırmalı siyaset çalışan Tuna Türkiye, İran ve Rusya üzerine yoğunlaşmaktadır.


[1] Paul Goble, “Kyrgyzstan and Uzbekistan Move toward Resolution of Longstanding Border Dispute”, The Jamestown Foundation, 18 Mart 2021, https://jamestown.org/program/kyrgyzstan-and-uzbekistan-move-toward-resolution-of-longstanding-border-dispute/

[2] Bruce Pannier, “Conflict on the Kyrgyz-Tajik Border  Moves from Sticks and Stones to Bullets and Bombs”, RFE/RL, 30 Nisan 2021, https://www.rferl.org/a/kyrgyzstan-tajikistan-deadly-border-fighting-analysis/31231165.html

[3] “Perepis naseleniya i jilişnogo fonda Kırgızskoy Respubliki 2009 goda. Kniga III (v tabilatsah) Regionı Kırgızistana. Batkesnkaya oblast”, Kırgız Cumhuriyeti Ulusal İstatistik Komitesi, Bişkek, 2010, https://web.archive.org/web/20110810173103/http://212.42.101.100:8088/nacstat/sites/default/files/%D0%91%D0%B0%D1%82%D0%BA%D0%B5%D0%BD%D1%81%D0%BA%D0%B0%D1%8F%20%D0%BE%D0%B1%D0%BB%D0%B0%D1%81%D1%82%D1%8C.pdf

[4] Colleen Wood, “The Enduring Difficulty of Settling the Kyrgyzstan-Tajikistan Border”, The Diplomat, 2 Ağustos 2019, https://thediplomat.com/2019/08/the-enduring-difficulty-of-settling-the-kyrgyzstan-tajikistan-border/

[5] Zamira Kojobaeva, “Voennıe uçeniya v Batkenskoy oblasti. Obespeçenie bezopasnosti ili demonstratsiya silı?”, Radio Azattık, 1 Nisan 2021, https://rus.azattyk.org/a/31181382.html

[6] “Rossiyskie i Tadjikiskie voennoslujaşie uniçtojili uslovnıh boevnikov v hode sovmestnogo uçeniya v Tadjikistane”, Rusya Savunma Bakanlığı, 22 Nisan 2021, http://contract.mil.ru/sel_contract/news/more.htm?id=12357274@egNews

(Visited 2.259 times, 1 visits today)
Close