Evrene, doğaya, varlığa ilişkin sorularımızın, sorunlarımızın derinleştiği; ölüm gerçekliğinin bütün dünyayı sarstığı günlerin hemen ertesinde yaşama, “niçin”, “nasıl” gibi sorular sormanın tam zamanı.
Bu sorulara farklı inançların, farklı kültürlerin ve toplumsal yapıların izlerini taşıyan yanıtlar alabilmek için dünyanın farklı noktalarından arkadaşlarımıza sorduk: ne için yaşıyorsun? Her sabah güne başlarken seni hayata bağlayan ne? Bir hayalin var mı? Sence pandemi bu soruların cevaplarını etkiledi mi?
Yeryüzünden Varoluş Notları dizimizin bu ikinci içeriğinin sahibi bir Batı Afrika ülkesi olan Gana’dan Kelvin Acheampong.
Rüzgarı Kovalamak Gibi
Hepimiz – özellikle de bu belirsiz zamanlarda – kendimize “Hayat nedir?”, “Neden buradayım?”, “Ne için yaşıyorum?”, “Buradan nereye gidiyorum? (veya varyasyonları olan) sorular sormuş olsak da bu soruların ne bize ne de neslimize özgü olmadığını belirtmek ilginç.
Çok uzun zaman önce, hayatın gerçek anlamını çözme arayışına giren Solomon adında bir kral kasvetli bir sonuca vardı: her şey anlamsız – rüzgarın peşinden koşmak gibi – ve hiçbir yerde gerçekten değerli bir şey yok.
Ama onun keşifleri arasında benim de gıpta ile baktığım bir ders var: hayatın huyuna gitmek. Bu, dünyamızın tüm telaşı, sayısız fırsatı ve meşguliyeti ile sezgilere aykırı bir tavsiye gibi görünüyor. Örneğin internete erişim, geçmiş kuşaklar tarafından hayal edilemeyecek, en ölçüsüz olanaklara sahip olmak anlamına geliyor.
Covid 19’in bana hayatta gerçekten önemli olan şeylerin az olduğunu öğretmiş olduğunu düşünüyorum. Bunca zamandır neyle meşgul olduk? Yani kralımızın son sözlerindeki gibi: “İşte meselenin sonucu: Tanrı’dan kork ve onun emirlerini yerine getir, çünkü insanın bütün vazifesi budur.”
Kelvin Acheampong, Gana